25 Nisan 2013 , İstanbul…
Facebook ‘ ta bir sayfanın takipçilerindenim. ” Bilimsel Makaleler” adındaki bu sayfa da hem bilimsel makaleler yayınlıyorlar hem de ilginç projeler hayata geçiriyorlar. Oldukça fazla takipçisi var. 20.000 den fazla ve her gün de git gide fazlalaşıyor. Ben de bu sayfayı takip ettiğimden beri bir çok yeni bilgiye sahip oldum… “Bilimsel Makaleler” sayfa yöneticileri bir kaç yazımı sayfalarında yayınladılar. Yazılarıma okurlardan gelen yorumları takip ediyorum. En son yayınlanan ” Çöpler Yalan Söylemez” adlı yazıma gelen yorumlar beni bir hayli şaşırttı. Bende ” Bilimsel Makaleler” sayfasında tartışma ortamı yaratmamak için kendi sayfamda bu yorumlar hakkındaki düşüncelerimi paylaşmak istedim…
Çöpler Yalan Söylemez adlı yazımda insanları ve yaşam tarzlarını kişileri yakından tanımadan sadece uzaktan bazı davranış ve evsel atıkları inceleyerek anlayabileceğimiz hakkındaki tespitlerimi yazmıştım..
Gelen eleştirilerden bir tanesi çok ilgimi çekti…
” slm.amacın halkın arasındaki ilişkiyi bozmak,fakir insanları aşağılamak mı? sen fakir bir ailede kaldın mı? tamam fakirdir ama yüüreği zengindir,sevgi doludur..zengin ekmeğini paylaşmayı bilmez ama fakirin sofrası herkese açıktır..sen kimsinde halkı ekonomik ayrımcılığa itmeye çalışırsın…sen insan mısın?sanane insanların hayatından sen kendi hayatına bak..İNSANLAR ARASINDA SINIF FARKI OLUŞTURMAYA ÇALIŞMA..AYRICA DAHA ÖNCE ÇÖPÇÜ OLDUĞUNUZ ÇOK AŞİKAR.”
Bir Hanımefendi bu yorumu yazmış. Çöpçü değildim. Ama olabilirdim. Belki ileride olabilirim. Belki yaşamımı çöplerden yiyecek toplayarak tamamlayabilirim. Kim bilebilir ki? Ayrıca kimsenin kimseyle arasını bozmak gibi bir niyetimde yok. Fakir edebiyatı da gereksiz olmuş . Bu yazıda bambaşka şeyler anlatılmış ancak anlaşılamamış.
Bir başka Hanımefendi de şu yorumu yazmış…
” çok doğru tespitler var…çöp toplamak,dönüşecekleri ayırıp ayrıca biriktirmek,sadece çöp toplanacağı günlerde belirlenen yere bırakmak ve daire kapısının önüne ayakkabı bırakmamak varlıkla alakalı değil,bilgi ve görgü ile alakalı..balkonların ,pencerelerdeki camların,perdelerin temizliği, düzeni o evde yaşayanlar hakkında net bilgiler verebilir…çöplerinde dikkat çeken pahalı ya da ucuz ürün ambalajları varlik durumları hakkında fikir verebilir..ama bu açıklamaları insanları aşağılamakla açıklamayalım…sadece bir tespittir…bazı olayları çözmede anlamlı olabilir”
Evet kapı önüne ayakkabı bırakmamak bir görgü ve eğitim meselesidir. Zenginlik ve fakirlikle alakası yoktur. Siz hiç kapı önüne gelişigüzel bırakılmış ayakkabılara takılıp düşerek ayağını kıran bir insana 3 ay boyunca baktınız mı? Bu yüzden işinizden gücünüzden oldunuz mu? Bu umursamazlık ve saygısızlıktır. Yaz günü o ayakkabıların yaydığı kokulardan apartman içinde dairenize çıkarken nefes almamak için hiç çaba gösterdiniz mi? Belirlenen saatler dışında kapınıza, sokağınıza bırakılan çöplerin poşetlerinden etrafa yayılıp mikrop saçarak çağdışı görüntüler meydana gelmesi eğitimsizlik değil midir?
Kimseyi aşağılamıyorum. Sadece insanları tanımadan bazı ip uçlarıyla yaşamlarını anlayabileceğimizi söylüyorum. İkinci yorumda “bazı olayları çözmede anlamlı olabilir ” denmiş. Kesinlikle katılıyorum…
Oya ENGİN
okuduğunu anlamak ,anladığını kavramak ve bunu dile dökmek hakikaten beyinin çalışması ile alakalı ,yazını fakir edebiyatına dönüştüren bayana lafım…
Oya Hanım,
Okuyucu , okumanın anlamak olan asıl manasından tamamen kopmuş. Zaten sizi yapmakla suçladığı aşağı ve hor görme davranışını tam bir tezata düşerek kendisi size karşı yapmaya çabalamış ama ne yazık ki fakir edebiyatı yaptığı yazısının sonunda çöpçüleri olumsuz bir konumda yansıtarak kendi içinde çelişkinin derinliklerinde kaybolmuş. Komik…
Oya abla yazdığın tüm yazılar çok güzel en çok beğendiğim yazılardan biride bu :)