Kahve benim yaşamımda önemi olan bir içecek…
Hani olmazsa olmazlar var ya, işte ondan. Ben tek tip kahve içenlerden değilim.. Elbette Türk Kahvesi favorim ama diğer aromalara da ı- ıh demem.. Örneğin Antakya’dan getirttiğim “Kaküleli Arap Kahvesi” evimde sıkça bulunur.. Keza “Sakızlı Kahve” de öyle… Sakızlı Kahveyi bazen kendim de üretirim… İçerken de kaparım gözümü; Alaçatı’nın dar sokaklarına atarım kendimi… Koklarım fincandan tüten mis gibi sakız karışmış buğuyu…
Kış mevsimi Cunda’da ya da Küçükkuyu’da o güzelim kahvehanelerde ”Dibek Kahve ” içmek de başka bir keyif… Gerçi dibek; bir kahve aroması değil, bir öğütme şekli ama lezzeti bir başka işte. Neden kış mevsimi derseniz, yazlık yöreleri kışın gezmeyi çok seviyorum… Çevreyi daha rahat gezebiliyor, mekanların tadını daha fazla çıkarabiliyorum. O yanlızlık ve terkedilmişlik kokusu her yere sinmiş oluyor. Canlanma umudunu ayağımın bastığı, gözümün gördüğü her yerde hissedebiliyorum. Sokak hayvanları daha bir sokulgan, esnaf daha bir istekli oluyor. Issız sahillerde denizin güçlü dalgalarını dinleyerek uzun yürüyüşler bana iyi geliyor.
Son Yorumlar